Sunday, March 1, 2009

Paris

Paris, Avrupada moda ve luksun merkezidir diyebiliriz. Oldukca pahali mekanlar, kiyafetler ve luks arabalar Parisin vazgecilmezlerindendir. Gece manzarasi superdir, eger yuksek biryerlerden sehri izleme firsatiniz olursa o zaman gercekdende Parisin tadina varirsiniz. Bence Fransizlar biraz kaba ve ukalalar, ama sehirde milyonlarca turist var ve onlara yonelikde bir suru hizmetler var. Ben oldum olasi Fransizlari sevmemisimdir zaten ve Parise gittigimdede bunu tekrar anladim neden bu adamlari bir turlu sevemedigimi. Sebebi gayet acik; Fransizlar bence inanilmaz kaprisli, sinir, ukala ve burnu havada insanlar. O yuzden ben pek sevemedim bu adamlari.

Parisdeki en onemli yerler; Eyfel kulesi, Notre Dame de Paris, Basilique du Sacré-Coeur, Lüksemburg Bahçesi ve Arc de triomphe de l'Étoile dir. Bence iclerinde en guzeli Notre Dame de Paris di. Ben en cok orayi begendim. Ayrica Paris tarih ve kultur sehridir. Sehirde bir cok kutuphane ve muze bulunmaktadir. Ben Notre Dame de Paris Müzesine girdim ve oldukcada ilginc buldum. Hafta ici bazi saatler acik olan muzey Parisdeki bir cok muzeden sadece birtanesi.

Ayrica yine futbol seven birisi olarak, Ronaldinho nun JayJay Okocha nin bir zamanlar oynadigi klubun stadi olan Stad de France ada girme imkanim oldu. Stad gayet buyuk ve buyuleyici. Stadi hafta ici bazi saatlerde ziyaret edebilirsiniz, ve icerdeki muzeyi gezebilirsiniz. Gel gelelim, Paris baya eglenceli baya renkli ve isikli bir yer. Luks oldukca fazla ama tarih, doga ve kultur ayri bir renk katiyor sehre. Bence avrupadaki en guzel baskentlerden birisidir. Hatta benim siralamamda kesin ilk uce girer.


















No comments: